ALS (AMYOTROFİK LATERAL SKLEROZ)
İstanbul Evde Fizik Tedavi Merkezi’nin fizyoterapistleri, ALS hastaları için güvenli, sağlıklı ve konforlu egzersiz ve esneme rutinleri tasarlama deneyimine sahiptir. Fizyoterapistlerimiz, ALS hastaları tarafından en sık kullanılan yardımcı cihazların kullanımı konusunda öneriler ve eğitim sağlamak üzere hazırlanmıştır.
Hareketliliğin ALS’den muzdarip olanlar için yaygın bir sorun olduğu göz önüne alındığında, genellikle evde tedavi aranır. İstanbul Evde Fizik Tedavi Merkezi ile hastalar doğrudan telefonlarından fizik tedavi seansı randevusu talep edebilirsiniz ve fizyoterapistiniz size gelecektir.
ALS nedir?
Amyotrofik lateral skleroz veya ALS, ilerleyici bir nörodejeneratif hastalıktır ve Amerika Birleşik Devletleri’nde önde gelen sakatlık nedenidir. ALS, beyindeki ve omurilikteki sinir hücrelerine saldırarak motor nöronların körelmesine neden olarak beynin kas hareketini başlatma ve kontrol etme yeteneğini yok eder.
ALS’den mustarip kişiler eninde sonunda yürüme, yeme, içme ve konuşma yeteneklerini kaybederler. ALS’nin tedavisi yoktur, ancak ilaç tedavisi ve fizik tedavi hastanın ömrünü uzatmaya ve yaşam kalitesini artırmaya yardımcı olabilir.
ALS belirtileri
ALS, kademeli olarak başlayan ilerleyici bir hastalık olduğundan, belirtilerin erken evrelerde tanımlanması zor olabilir. Bazı hastalarda ilk başta halsizlik veya titreme görülebilir; ayakkabı bağlarını yazarken veya bağlarken zorluk yaşayabilirler. Diğerleri konuşmakta zorluk çekebilir veya seslerinde bir değişiklik fark edebilir.
İlerleme hızı ve şekli kişiden kişiye değişse de, zamanla hastalar daha ciddi kas zayıflığı ve felç yaşarlar. Yaygın erken semptomlar arasında kas yorgunluğu, kramp, geveleyerek konuşma, artan sakarlık veya açıklanamayan gülme veya ağlama nöbetleri (duygusal değişkenlik) yer alır.
Hastalık ilerledikçe solunum kasları etkilenecek ve hastalar eninde sonunda kalıcı solunum desteğine ihtiyaç duyacaktır. ALS ile yaşayan hastaların ortalama hayatta kalma süresi 3 ila 5 yıldır, ancak birçok kişi bu hastalıkla 10 yıl veya daha uzun süre yaşayabilir.
ALS’nin en sık görülen semptomları şunlardır:
- Kas Güçsüzlüğü
- Felç
- Tükenmişlik
- Nefes almada zorluk
ALS’ye ne sebep olur?
ALS vakalarının yaklaşık yüzde 5 ila 10’u genetiktir ancak büyük çoğunluğu hiçbir zaman tanımlanamamaktadır. Şüphelenilen potansiyel nedenler arasında bir gen mutasyonu, kimyasal bir dengesizlik, düzensiz bir bağışıklık tepkisi veya sinir hücrelerinde proteinin yanlış kullanılması yer alır. Bu şüpheli nedenlerin hiçbiri henüz doğrulanmadı.
Kesin nedeni bilinmemekle birlikte, ALS için belirlenmiş birçok risk faktörü bulunmaktadır. Örneğin, erkeklerin ve 40 ile 60 yaş arasındaki hastaların bu hastalığa yakalanma olasılığı daha yüksektir.
Bazı çalışmalar tekrarlanan kafa travmasının veya belirli kimyasallara maruz kalmanın hastanın ALS geliştirme riskini artırabileceğini öne sürüyor. Orduda görev yapmış kişiler de hastalığa yakalanma riski daha yüksektir.
ALS’nin en yaygın nedenleri şunlardır:
- Genetik
- Yaş
- Çevresel toksine maruz kalma
ALS’ye fizik tedavi
Fizik tedavi, ALS’li hastaların fiziksel engellerine uyum sağlamalarına ve daha tatmin edici yaşamlar sürmelerine yardımcı olabilir. Fizik tedavi aynı zamanda ağrının hafifletilmesine ve hareket kaybının geciktirilmesine de yardımcı olabilir. Fizyoterapistler, ALS hastalarının çevrelerini ve yaşam tarzlarını engelleriyle baş edebilecek şekilde ayarlamalarına yardımcı olmaya odaklanacak. Fizyoterapistler esnekliği artırmak ve ağrıyı azaltmak için egzersizler önerebilir ve yardımcı cihazların kullanımıyla ilgili talimatlar ve öneriler sağlayabilir.
Aerobik egzersizler, esneme ve hareket açıklığı egzersizlerinin tümü esnekliği geliştirebilir ve kas dayanıklılığını artırabilirken, çok yorucu egzersiz aslında hastanın durumunun kötüleşmesine neden olabilir. Lisanslı bir fizyoterapist, hastaların hem sağlıklı hem de güvenli bir denge bulmalarına yardımcı olabilir.